Emir’in bugüne kadar mızmızlanmadan okuduğu ilk kitap Muzaffer İzgü’nün kaleme aldığı “Ekmek Parası” oldu. Kitabı bitirdiğinde ona; “Muzaffer İzgü’nün çocukluğunu okudun, ne büyük zorluklar yaşamış değil mi?” diye sordum. Bana biraz üzgün biraz da şaşkın bir yüz ifadesiyle dedi ki; “Hikayenin kurgu olduğunu sanıyordum.” Tam dudaklarını büzmüş, ağlayacakken kolumu omzuna atıp; “Belki de bu ne kadar şanslı olduğumuzu anlamamız için bir fırsattır, bence daha fazla şükretmeliyiz” dedim ve ekledim; “Sen çok güzel bir çocukluk yaşadın! Herkesin hayalini kurduğu NASA’yı bile gidip gördün!” Bunun üzerine bana dönüp; “Benim çocukluk hikayemde de çok acılar var! Benim annem kanser!” deyip hayatımın dersini verdi. Ben bir ağlayıp geleceğim.